Almanca fiyat sorma

31.07.2024
401

Almanca Fiyat Sorma

Yabancı bir ülkede alışveriş yaparken, özellikle dil bariyerini aşmak büyük bir öneme sahiptir. Almanya’da alışveriş yaparken, ürünlerin fiyatlarını sormak oldukça yaygın bir ihtiyaçtır. Almanca bilmeyenler için bu durum bazen zorlayıcı olabilir. Bu makalede, Almanca’da fiyat sormanın temel ifadelerini ve bu süreçte dikkat edilmesi gereken noktaları ele alacağız.

wie viel kostet

Süpermarket

  • Süt: “Wie viel kostet die Milch?”
    (Süt ne kadar?)
  • Ekmek: “Was kostet dieses Brot?”
    (Bu ekmek ne kadar?)
  • Yumurta: “Könnte ich bitte wissen, wie viel die Eier kosten?”
    (Yumurtaların fiyatını öğrenebilir miyim?)
  • Peynir: “Wie viel kostet dieser Käse?”
    (Bu peynir ne kadar?)
  • Yoğurt: “Was kostet dieses Joghurt?”
    (Bu yoğurt ne kadar?)
  • Reçel: “Wie viel kostet dieses Marmeladeglas?”
    (Bu reçel ne kadar?)
  • Şeker: “Was kostet dieser Zucker?”
    (Bu şeker ne kadar?)
  • Makarna: “Wie viel kostet diese Pasta?”
    (Bu makarna ne kadar?)
  • Konserve: “Wie viel kostet diese Konserve?”
    (Bu konserve ne kadar?)
  • Kahve: “Was kostet dieser Kaffee?”
    (Bu kahve ne kadar?)

Restoran

  • Günün Yemeği: “Was kostet das Tagesgericht?”
    (Günün yemeği ne kadar?)
  • Pizza: “Wie viel kostet diese Pizza?”
    (Bu pizza ne kadar?)
  • Salata: “Was kostet dieser Salat?”
    (Bu salata ne kadar?)
  • Burger: “Wie viel kostet dieser Burger?”
    (Bu burger ne kadar?)
  • Tatlı: “Was kostet dieses Dessert?”
    (Bu tatlı ne kadar?)
  • Çorba: “Wie viel kostet diese Suppe?”
    (Bu çorba ne kadar?)
  • Kafe Latte: “Wie viel kostet ein Kafe Latte?”
    (Bir Kafe Latte ne kadar?)
  • Çay: “Was kostet dieser Tee?”
    (Bu çay ne kadar?)
  • Soda: “Wie viel kostet diese Limonade?”
    (Bu soda ne kadar?)
  • Küçük Atıştırmalık: “Was kostet dieser Snack?”
    (Bu atıştırmalık ne kadar?)

Butik

  • Elbise: “Wie viel kostet dieses Kleid?”
    (Bu elbise ne kadar?)
  • Çanta: “Was kostet diese Tasche?”
    (Bu çanta ne kadar?)
  • Ayakkabı: “Wie viel kostet diese Schuhe?”
    (Bu ayakkabılar ne kadar?)
  • Şapka: “Was kostet diese Mütze?”
    (Bu şapka ne kadar?)
  • Ceket: “Wie viel kostet diese Jacke?”
    (Bu ceket ne kadar?)
  • Pantolon: “Was kostet diese Hose?”
    (Bu pantolon ne kadar?)
  • Bluz: “Wie viel kostet diese Bluse?”
    (Bu bluz ne kadar?)
  • Gömlek: “Was kostet dieses Hemd?”
    (Bu gömlek ne kadar?)
  • Kaban: “Wie viel kostet dieser Mantel?”
    (Bu kaban ne kadar?)
  • Kravat: “Was kostet diese Krawatte?”
    (Bu kravat ne kadar?)

Eczane

  • Ağrı Kesici: “Wie viel kostet dieses Schmerzmittel?”
    (Bu ağrı kesici ne kadar?)
  • Şampuan: “Was kostet dieses Shampoo?”
    (Bu şampuan ne kadar?)
  • Vitamin: “Wie viel kostet dieses Vitaminpräparat?”
    (Bu vitamin ne kadar?)
  • Krem: “Was kostet diese Creme?”
    (Bu krem ne kadar?)
  • Alerji İlacı: “Wie viel kostet dieses Allergiemittel?”
    (Bu alerji ilacı ne kadar?)
  • Gözlük: “Was kostet diese Brille?”
    (Bu gözlük ne kadar?)
  • Diabet İlaçları: “Wie viel kosten diese Diabetesmedikamente?”
    (Bu diyabet ilaçları ne kadar?)
  • Yara Bandı: “Was kostet dieses Pflaster?”
    (Bu yara bandı ne kadar?)
  • Mide İlacı: “Wie viel kostet dieses Magenmittel?”
    (Bu mide ilacı ne kadar?)
  • Vücut Losyonu: “Was kostet dieses Körperlotion?”
    (Bu vücut losyonu ne kadar?)

Kitapçı

  • Roman: “Wie viel kostet dieses Buch?”
    (Bu kitap ne kadar?)
  • Dergi: “Was kostet diese Zeitschrift?”
    (Bu dergi ne kadar?)
  • Çocuk Kitabı: “Wie viel kostet dieses Kinderbuch?”
    (Bu çocuk kitabı ne kadar?)
  • Bilim Kitabı: “Was kostet dieses Wissenschaftsbuch?”
    (Bu bilim kitabı ne kadar?)
  • Klasik Edebiyat: “Wie viel kostet dieses klassische Buch?”
    (Bu klasik edebiyat kitabı ne kadar?)
  • Küçük Hikayeler: “Was kostet dieses Buch mit kurzen Geschichten?”
    (Bu kısa hikayeler kitabı ne kadar?)
  • Şiir Kitabı: “Wie viel kostet dieses Gedichtbuch?”
    (Bu şiir kitabı ne kadar?)
  • Rehber Kitap: “Was kostet dieses Reiseführerbuch?”
    (Bu rehber kitap ne kadar?)
  • Sanat Kitabı: “Wie viel kostet dieses Kunstbuch?”
    (Bu sanat kitabı ne kadar?)
  • Yemek Tarifi Kitabı: “Was kostet dieses Kochbuch?”
    (Bu yemek tarifi kitabı ne kadar?)

Elektronik Mağazası

  • Telefon: “Wie viel kostet dieses Handy?”
    (Bu telefon ne kadar?)
  • Kulaklık: “Was kostet diese Kopfhörer?”
    (Bu kulaklık ne kadar?)
  • Bilgisayar: “Wie viel kostet dieser Computer?”
    (Bu bilgisayar ne kadar?)
  • TV: “Was kostet dieser Fernseher?”
    (Bu TV ne kadar?)
  • Kamera: “Wie viel kostet diese Kamera?”
    (Bu kamera ne kadar?)
  • Taşınabilir Şarj Aleti: “Was kostet diese Powerbank?”
    (Bu taşınabilir şarj aleti ne kadar?)
  • Yazıcı: “Wie viel kostet dieser Drucker?”
    (Bu yazıcı ne kadar?)
  • Akıllı Saat: “Was kostet diese Smartwatch?”
    (Bu akıllı saat ne kadar?)
  • Klavyeler: “Wie viel kosten diese Tastaturen?”
    (Bu klavyeler ne kadar?)
  • Fare: “Was kostet diese Maus?”
    (Bu fare ne kadar?)

Spor Mağazası

  • Koşu Ayakkabısı: “Wie viel kosten diese Laufschuhe?”
    (Bu koşu ayakkabıları ne kadar?)
  • Dambıl: “Was kostet diese Hantel?”
    (Bu dambıl ne kadar?)
  • Yüzme Gözlüğü: “Wie viel kostet diese Schwimmbrille?”
    (Bu yüzme gözlüğü ne kadar?)
  • Egzersiz Matı: “Was kostet diese Yogamatte?”
    (Bu egzersiz matı ne kadar?)
  • Tişört: “Wie viel kostet dieses Sportshirt?”
    (Bu spor tişört ne kadar?)
  • Şort: “Was kostet diese Sporthose?”
    (Bu şort ne kadar?)
  • Bisiklet: “Wie viel kostet dieses Fahrrad?”
    (Bu bisiklet ne kadar?)
  • Kaya Tırmanış Ekipmanı: “Was kostet dieses Kletterausrüstung?”
    (Bu kaya tırmanış ekipmanı ne kadar?)
  • Futbol Topu: “Wie viel kostet dieser Fußball?”
    (Bu futbol topu ne kadar?)
  • Tenis Raketi: “Was kostet dieser Tennisschläger?”
    (Bu tenis raketi ne kadar?)

Çiçekçi

  • Gül Buketi: “Wie viel kostet dieser Blumenstrauß?”
    (Bu gül buketi ne kadar?)
  • Orkide: “Was kostet diese Orchidee?”
    (Bu orkide ne kadar?)
  • Kaktüs: “Wie viel kostet dieser Kaktus?”
    (Bu kaktüs ne kadar?)
  • Lale: “Was kostet diese Tulpe?”
    (Bu lale ne kadar?)
  • Sukulent: “Wie viel kostet dieses Sukkulent?”
    (Bu sukulent ne kadar?)
  • Çiçek Aranjmanı: “Was kostet dieses Blumenarrangement?”
    (Bu çiçek aranjmanı ne kadar?)
  • Nergis: “Wie viel kostet diese Narzisse?”
    (Bu nergis ne kadar?)
  • Zambak: “Was kostet diese Lilie?”
    (Bu zambak ne kadar?)
  • Menekşe: “Wie viel kostet diese Veilchen?”
    (Bu menekşe ne kadar?)
  • Gelin Buketi: “Was kostet dieser Brautstrauß?”
    (Bu gelin buketi ne kadar?)

Hediyelik Eşya Mağazası

  • Anahtarlık: “Wie viel kostet dieser Schlüsselanhänger?”
    (Bu anahtarlık ne kadar?)
  • Kupa: “Was kostet diese Tasse?”
    (Bu kupa ne kadar?)
  • Tablo: “Wie viel kostet dieses Bild?”
    (Bu tablo ne kadar?)
  • Magnet: “Was kostet dieser Kühlschrankmagnet?”
    (Bu magnet ne kadar?)
  • Çerçeve: “Wie viel kostet dieser Bilderrahmen?”
    (Bu çerçeve ne kadar?)
  • Biblolar: “Was kostet diese Figuren?”
    (Bu biblolar ne kadar?)
  • Saat: “Wie viel kostet diese Uhr?”
    (Bu saat ne kadar?)
  • Anahtarlık: “Was kostet dieser Schlüsselanhänger?”
    (Bu anahtarlık ne kadar?)
  • Cüzdan: “Wie viel kostet dieses Portemonnaie?”
    (Bu cüzdan ne kadar?)
  • Şapka: “Was kostet diese Mütze?”
    (Bu şapka ne kadar?)

Almanca da “karar veremedim” ve benzeri ifadeleri içeren Almanca cümleler

  • “Ich bin mir noch nicht sicher, ob ich das kaufe.”
    (Henüz bunu alıp almamaya karar veremedim.)
  • “Ich überlege noch, ob ich es nehme.”
    (Henüz bunu alıp almamaya karar veremedim.)
  • “Ich schaue mich nur um, ich habe mich noch nicht entschieden.”
    (Sadece bakıyorum, henüz karar vermedim.)
  • “Ich bin mir noch unsicher, ob ich das benötige.”
    (Bunu ihtiyaç duyup duymamaya henüz karar vermedim.)
  • “Ich werde noch abwägen, ob ich es kaufe.”
    (Bunu alıp almamaya karar vermek için düşünmeye devam ediyorum.)
  • “Ich bin noch am Überlegen, ob ich es will.”
    (Henüz bunu isteyip istememeye karar veremedim.)
  • “Ich bin mir noch nicht sicher, ob ich es annehme.”
    (Bunu alıp almamaya henüz karar vermedim.)
  • “Ich schaue mir das nur an, ich habe noch keine Entscheidung getroffen.”
    (Sadece buna bakıyorum, henüz bir karar vermedim.)
  • “Ich bin mir noch unsicher, ob ich es kaufen werde.”
    (Bunu alıp almamaya henüz karar vermedim.)
  • “Ich überlege noch, ob ich es nehme.”
    (Henüz bunu alıp almamaya karar vermedim.)
YAZAR BİLGİSİ